14 MAYIS 2014

Öncelikle dün meydana gelen Manisa Soma’daki faciada hayatını kaybeden işçilerimize Allah’tan rahmet kederli ailelerine baş sağlığı dilemekle başlamak istiyorum.

Değerli basın mensupları,

Ülkemizde modern eczacılığın temellerini oluşturan ilk eczacılık sınıfının kurulduğundan bugüne tam 175 yıl geçti. Meslekî tarihimizde özel bir yere sahip olan bugünü, Türk Eczacıları Birliği olarak eczacı odalarımız, eczacı kooperatiflerimiz, eczacılık fakültelerimiz ve 30.000 eczacımız ile birlikte kutluyor olmanın kıvancını yaşıyoruz. Toplum sağlığının korunması ve geliştirilmesi, sağlık ve ilaç hakkının savunulması, daha nitelikli sağlık hizmet sunumunun gerçekleştirilmesi ve daha iyi bir sağlık ortamının tesisi için yoğun çaba sarf eden bir mesleğin mensubu olmanın gururuyla yolumuzda yürümeye devam edecek, nice 14 Mayıs’ları yine birlikte kutlayacağız.

Değerli basın mensupları,

Eczacı bir ilaç uzmanı ve sağlık danışmanıdır. Eczane ise; en kolay erişilebilir, halka en yakın sağlık kuruluşu olarak sağlık sisteminin kilit taşıdır. Söz konusu çoklu fonksiyonları sebebiyle üzerine titrenmesi, gözbebeği gibi korunması gereken eczaneler son 10 yıldır giderek ağırlaşan sorunlarla boğuşurken eczacılık mesleği değer kaybına uğramaktadır.

Sağlıkta tasarruf söylemi altında bütçeyi tutturmak ve sosyal güvenlik açıklarını kapatmak adına uygulamaya konulan ilaç politikaları eczacıyı ve eczaneyi vurur hale gelmiştir. Varlığı büyük ölçüde ilaç fiyatlarına bağlı olan eczaneler, her geçen yıl daha büyük ölçekli mali-ekonomik kayıplarla yüz yüze kalmaktadır. Söz konusu uygulamalar nedeniyle bir sağlık kuruluşu olan eczaneler artık sağlıklı hizmet vermekte zorlanmaya başlamıştır. Öte yandan ekonomi yönetiminin ilaç fiyatlarını düşürmek adına devreye soktuğu uygulamalar ilacın bulunabilirliğini ortadan kaldırma noktasına gelmiş, dolayısıyla halk sağlığını olumsuz yönde etkilemeye başlamıştır. Oysa ilaç hizmetinin kesintisiz sürdürülebilirliğinde, sosyal güvenlik harcamalarının kontrolünde, ilaç kullanımının akılcı bir temele yerleştirilerek kamu ekonomisinin güçlendirilmesinde ve kaynak israfının engellenmesinde eczacı vazgeçilmez öneme sahip sağlık profesyonelidir. Bu nedenle acilen eczane ekonomilerini düzlüğe çıkaracak tedbirlerin eczacı meslek örgütlerinin katılım gösterdiği bir mekanizma içerisinde alınması elzemdir.

Bu zaman dilimi aynı zamanda ülke gerçeklerini gözeten bir plana bağlı olmaksızın, mezunların istihdam sorunları dikkate alınmaksızın her geçen gün bir yenisi açılan eczacılık fakülteleri ile eczacılık mesleğinin vasıfsızlaşmasına giden yolların döşendiği yıllar olmuştur. Zira açılan fakülteler, yeterli altyapı ve başta öğretim elemanı olmak üzere yeterli kadrodan yoksun olduğu için eczacılık eğitiminin niteliği düşmekte, diğer yandan mezunlara serbest eczane dışında oldukça sınırlı biçimde eczacı istihdam alanları gösterilmektedir. İlk evrede varolan eczacılık fakültelerinin kontenjanlarını azaltmak, yeni Eczacılık Fakültesi açmamak ve yeni açılanların bir süre daha öğrenci almamasını sağlamak gibi adımlar atılması artık kaçınılmaz hale gelmiştir. Mezunlar için ise, istihdam politikalarında değişikliğe gitmenin zamanı gelmiştir. Kamu kuruluşlarında, özel hastaneler ya da devlet hastanelerinde eczacı sayısı muhakkak artırılmalı ve yeni mezun eczacıların bu alanlara yönelmesi özendirilmelidir. İlaç sanayinin, ilacın gerçek uzmanı olan eczacıları istihdam etmesini sağlayacak kararlar alınmalı ve yaşama geçirilmelidir. Eczacılık mesleğindeki değersizleşme ve eczacı emeğinin vasıfsızlaşması, sağlık sisteminde kapanmayacak bir yaranın açılması demektir.

Artık kaybedecek zamanımızın olmadığını yetkililere bir kez daha hatırlatıyorum.

Sözlerime son verirken bir kez daha Ülkemizin başı sağ olsun diyor, ölen işçilerimize rahmet, kederli ailelerine sabırlar diliyorum.

Ecz. Oğuzhan ULUTAŞ

12. Bölge Kayseri Eczacı Odası

14 Mayıs 2014

15 Mayıs 2014 - Okunma Sayısı : 3591